Ülkeye giren yabancı yatırımcı son 1 sene içinde faizden yüzde 9 oranında kazanç sağlarken genel itibarıyla döviz kurundaki pozitif artış sebebiyle yaklaşık yüzde 15 oranında kayıp yaşadığı belirtildi.
BIST yani Borsa İstanbul ile Merkez Bankası kaynaklarından gerçekleştirilen sonuçlara göre, 17 Haziran tarihi sonrasında son 1 sene içinde sıcak para olarak bilinen iç borçlanma senetlerinden yaklaşık yüzde 9,4 oranında faiz aldığı bildirildi. Ayrıca belirtilen bu dönem içinde dolar kurundaki bu belirgin artışın yaklaşık değeri yüzde 28,1 olmasından dolayı, Türkiye’ye faiz kazanabilme hayaliyle gelen yabancı yatırımcı yani sıcak para yüzde 14,6 oranında değer kaybı yaşadığı belirtiliyor.
Böyle bir değer kaybının yaşanması sonrasında yaklaşık 1000 dolarını Türk Lirasına çevirip 17 Haziran 2014 gününde ülkemizde bono ve tahvil marifeti ile faize yatırma tercihinde bulunan yabancı yatırımcı, geride bıraktığımız 17 Haziran 2015 tarihine ise yaklaşık 200 TL seviyesinde bir faiz geliri kazanmış oldu.
Fakat döviz kurundaki yükselişten kaynaklı olan kaybı ise genel itibariyle 146 dolar seviyesinde görüldüğü bildirildi. Bu durumda yaklaşık 1000 dolar üzerinden hazırlanan 1 senelik yatırım geri planda ise, genel faiz getirisi de eklendiği halde yaklaşık 854 dolar olarak görüldü.
Faizlerle ilgili olarak ülke içindeki uzmanlara göre, Türkiye içinde bulunduğu faiz seviyesinde iken bile yurt dışı giriş temelli bu sıcak parada zarar ettirir konumda olmasından dolayı, FED’in bu sene içinde başlamasına net bir pencereden bakılan önemli ölçüde gerçekleşmesi muhtemel faiz artırımında, faiz oranından daha ziyade artırım aşamasına geçilme olasılığının bilgisine yer verildi.
PEKİ FED FAİZ ARTIRIMINA GİDERSE NE OLACAK?
Böyle bir durumun yaşanması olasılığına göre, ülke içindeki yabancı yatırımcı genel olarak FED faiz artırımına geçtiği anda bu oran düşük seviyeye çekilse bile, faiz artırımının devamının olabileceğini tahmin ettiği için yeni bir pozisyon hazırlayacak. Genel bir olası yüksek faiz için adım attığı, Türkiye’nin de içinde yer aldığı gelişmekte olan piyasalara yeni bir hamlede bulunmayı bir süre durdurabilecek. Daha sonrasında ise mevcut sıcak parasını gelişmekte olan bazı ülkelerden alıp kur ve enflasyon gibi olumsuzlukların yer almadığı ABD gibi diğer ekonomi ve faiz konusunda etkin ülkelere aktarabilecek.
Böyle bir olumsuzluğun yaşanma olasılığına karşı hala mevcut durumdaki cari açığı finanse etmek amacıyla rezervi öne süren Merkez Bankası, genel itibariyle bir faiz arttırımına gitse bile döviz kurundaki aşırı hareketlilik sebebiyle sıcak para için çok iç açıcı bir durum olarak karşılanmayacağı belirtiliyor.