Merkel’den ilginç Yunanistan yorumu Avrupanın Yunanistan ile ilgili kurtarma Alman maliye Bakanı Wolfgang Schauble, Yunanistan’ın 3 farklı kredi sağlayıcının teklif sunduğu ekonomik programın referanduma götürmesinin ardından, “Referandum sonucuna kadar Yunanistan ile görüşecek bir şey yok” dedi.
Schauble, Almanya’nın 2016 senesi tahmini bütçe rakamlarını ve 2019 yılına kadar mali planını açıkladığı basın toplantısında, gazetecilerin Yunanistan’daki mali kriz ve referandumla ilgili sorularını cevapladı. Yunanistan’dan her gün başka bir teklifin geldiğini ifade eden Schauble euro Bölgesi üyesi ülkelerin referandum sonucuna kadar Yunanistan’a karşı pozisyonlarının değişmeyeceğine işaret etti.
Ayrıca Schauble, Avrupa Birliği (AB), Avrupa Merkez Bankası (AMB) ve Uluslararası Para Fonunun (IMF) oluşturduğu kreditörlerin Yunanistan için hazırlamış olduğu programın Yunanistan’da 5 Temmuz tarihinde oylanacak olmasına ilişkin, “Her gün başka bir haber geliyor. Referandumdan ‘evet’ çıkacak, referandumdan ‘hayır’ çıkacak, bunların bir manası yok. Referandum sonucuna kadar Yunanistan ile görüşecek bir şey yok” değerlendirmesinde bulundu.
Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras’ın Avro Bölgesi’nin kurtarma fonu Avrupa İstikrar Mekanizması’nın (ESM) kreditörlüğünde 2 yıllık mali program ve borçların yeniden yapılandırılmasını içeren teklifinin de herhangi bir “açıklığa” sahip olmadığını vurguladı.
“Artık reddedecek ya da kabul edecek bir şey yok” ifadesini kullanan Schauble, Yunanistan’ın IMF‘e 1,6 milyar euro borcunu dün gece ödemesi gerektiğini hatırlattı. Schauble, “IMF kuralarına göre şu an bir borç batağı durumu var” dedi. Almanya Başbakanı Angela Merkel, “Şunu tekrarla söylemek istiyorum ki; Yunanistan’da tekrar finansal büyümeyi getirecek ve bazı Avrupa ülkelerinde halihazırda uygulanan geniş kapsamlı reformlar yapılmalı” diye konuştu.
“Yunanistan ile referandumdan önce bir anlaşmaya varılabilir mi?” şeklindeki bir soruya Merkel, referandumun Pazar günü yapılacağını hatırlatarak şu cevabı verdi: “Ben bu konuyla ilgili pozisyonumu söyledim. Buna da ekleyecek bir şeyim yok. Bu konu hakkındaki fikrimiz önce referandumun sonuçlanması. Yeni bir durum oluşursa yeni şeyler konuşulur. Fakat şu an yeni bir durum yok.”
“Referandum öncesi Yunanistan ile bir müzakerenin olmayacağı sizin Çipras ile de görüşemeyeceğiniz manasına mı geliyor?” şeklindeki soruya Merkel, “Son günlerde Alexis Tsipras ile birçok kereler görüşmeler yaptım. Son görüşmelerimizde de aramızdaki insani ilişkiye zarar verecek bir şey olmadı. Her zaman söyledim. Bu referandum egemen bir ülkenin kararı. Tsipras ile son zamanlarda olduğu gibi her zaman konuşabiliriz” yanıtını verdi.
Tsipras, euroBölgesi’ndeki ortaklarıyla AB Komisyonu, Avrupa Merkez Bankası ve IMF’ye gönderdiği mektupta adalardaki KDV indiriminin devamı, emeklilik yaşının artırılmasının daha uzun bir zaman dilimine yayılması ve askeri harcamalardaki kesintinin esnetilmesi şartıyla kreditörlerin şartlarını kabul ettiklerini bildirmişti.
Avrupa Merkez Bankası, Yunan bankalarına sağladığı Acil Durum Likidite Yardımı’nı (ELA) sabit tuttu ve kurtarma programının şartlarının oylanacağı referandum için ülkeye zaman vermeye istekli olduğu sinyali verdi. Yunanistan ve kreditörleri arasında beş aydır süren müzakerelerde AMB, Yunan bankalarını sağladığı destek ile ayakta tuttu. Likidite yardımının mevcut üst limiti yaklaşık 89 milyar euro civarında.
Ayrıca Yunanistan Başbakanı Alexis Tsipras, hükümetin halk oylaması kararının ardından bankaların kapanmasıyla ülkede yaşanan zor durumdan Avrupalıların sorumlu olduğunu öne sürdü. Tsipras, televizyonlardan yaptığı halka sesleniş konuşmasında, Avrupa’da başka ülkelerin de halk oylamasına gittiğini ancak Yunanistan konusunda farklı standart uygulandığını ileri sürdü.
Bankaların kapanmasından Avrupalıların sorumlu olduğunu öne süren Tsipras, “Avrupalıların tutumu kabul edilemez. Hükümet halka söz hakkı verdiği için bankaları kapattılar. Yunan halkına zaman tanımadılar. Avrupa’da kapalı bankaların oluşturduğu utanç görüntüleri kabul edilemez” dedi.
Tsipras, Yunan hükümetinin halk oylaması kararından sonra kreditörlerden daha iyi teklifler geldiğini belirterek, müzakerelerde olumlu bir sonuca varılması durumunda hemen karşılık vereceğini söyledi.
Yunanistan’ın halen müzakere masasında bulunduğunu ve pazartesi gününden sonra da müzakere masasında olacağını belirten Çipras, ”Yunanistan müzakere masasında bulunmayı sürdürecek. Hedefimiz kalıcı ve sosyal açıdan adil bir çözüm sağlanmas” dedi.
Tsipras, kreditörlerin, Yunan halkına referandumda ‘evet’ oyu kullanması için baskı yaptığını iddia ederek, vatandaşlara pazar günü ‘hayır’ oyu kullanmaları çağrısında bulundu.
Pazar günü sandıktan ‘hayır’ oyu çıkmasının Avrupa ile ipleri koparmak anlamına gelmediğini, aksine Avrupa değerlerine geri dönüş anlamına geldiğini savunan Tsipras, “Kreditörlerin istediği tüm önlemlere evet demeniz için size baskı yapıyorlar. Her şeye evet diyerek kendileri gibi sizleri de memorandumlara suç ortağı yapmak istiyorlar. Hayır oyu, pazar gününden sonra talep etmek istediğimiz daha iyi bir anlaşma için kararlı bir adım olacak” diye konuştu.
Başbakan Tsipras, ülkede son günlerde yaşanan zorlukların farkında olduğunu ancak, bunların geçici olduğunu belirtti ve şunları kaydetti: “Zorlukların farkındayım. Bu zorlukların geçici olması için elimden geleni yapacağım. Ülkeyi eurodan koparmak için gizli planım olduğunu söyleyenler yalan söylüyor. Bankalardaki yatırımların kaybolmayacağını şahsen ben taahhüt ediyorum. Bu durum geçicidir. Demokrasi darbe değildir. Sizleri hayır demeye çağırıyorum”.dediği öğrenildi.